Pages

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Schördinger Kedi Paradoksu

Modern fizik, temelde iki ana grupta değerlendirilmektedir. Birinci grup, teorik sonuçların deneyle gözlemlenebilir kısmıyla ilgilenirken, ikinci grup birinciyi kapsayacak biçimde, yüzyıllardır söylenen gerçekleri (herşeyin algıdan ibaret olduğu, "makinenin içindeki hayalet", "küçük insanın içindeki küçük insan" vs) açıklamaya çalışmaktadır.

Bu konuda en belirgin örnekler, Heisenberg'in belirsizlik ilkesi ile Schördinger‘in kedi paradoksu’dur. Belirsizlik ilkesine göre, bir nesnenin hem konumunu hem de momentumunu (cismin çarpma gücünü, hareketini) aynı anda, tam olarak belirlemek imkânsızdır.



Schrödinger kedi paradoksunda da, bir sandık ya da büyük bir kutu içinde bir kedi ile bir potasyum siyanür şişesi ve vurmaya hazır bir çekiç bulunmaktadır. Kutuda ayrıca bir parça da radyoaktif madde yer almakta olup hiç kimse bu maddenin ne zaman alfa parçacıkları yayınlayacağını kesinlikle bilmemektedir. Parçacıklar yayınlanacağı zaman, çekiç şişeye vuracak,şişe parçalanacak ve çıkan gaz kediyi öldürecektir. Hiç kimse ne olduğunu araştırmadığı taktirde kedi ölü müdür,diri mi bilinemeyecektir. Cevabı; Heisenberg'in belirsizlik ilkesine göre algılayıcı tarafından belirlenecektir. Başka bir deyişle, durum bizim baktığımız anda yaratılacaktır, bakmadığımızda da bizim için henüz o durum yaratılmamıştır. Bu da taneciklerin gözlemlendiğinde mevcut olup gözlemlenmediğinde olmadığına açıklık getirmektedir.